11 Ağustos 2012 Cumartesi

BEN TRABZONSPOR'UM

“Ben Trabzonspor’um”
Aksal YAVUZ
Mutfakta bulaşık yıkayan anne, salonda gazete okuyan evin reisi babaya seslendi:
- Çocukların giymeye bir şeyleri kalmadı, hiç değilse ayakkabı alalım efendi.
-İdare etsinler, yaz geldi.
-Ama baba!
-Para yok oğlum. Bak havalar ısınmaya başladı. Biraz daha zaman geçsin ona göre alırız.
Bulunduğu yerden ok gibi fırlayan küçük Trabzonsporlu, babasının yanağına iki yandan öpücükler kondurur:
-Canın sağ olsun babacığım…
***
Aradan bir ay geçti.
-Hatun..!
-Efendim bey…
-Yarın arkadaşlarla Ankara’ya Hacettepe-Trabzonspor maçına gitmeyi düşünüyoruz.
-Nee? Delirme! Çocuklara bir şey almaya sıra gelince paramız yok dersin. İstanbul’dan kalkıp, ta Ankaralara maça mı gideceksin?
-He ya… Trabzonspor dört haftadır kazanamıyor. Belki uğurlu gelirim. Böyle günler yanında olmak lazım takımın.
-Delilik seninki. Paran yok yemeye, bilmem neyle gidersin…
Okşanmak isteyen kedi sessizliğinde babasının yanına yaklaşan çocuk:
-Nereye baba?
-Ankara’ya maça gitmek istiyorum ama… Sizin ayakkabı paranız yola gidecek.
Çocuk ellerini babasının boynuna dolar:
-Helal be baba! Git… Git… Trabzonspor’a uğurlu gelirsin belki. Ben yalınayak gezmeye razıyım.
Yeter ki Trabzonspor kazansın…
***
Aile içerisinde yaşananları telefonda bana anlatan bir tanıdığım, olayı bu şekil özetledi. Ben de sizlerle paylaşmak istedim.
***
( Trabzonspor’u Ankara’da yalnız bırakmayan Trabzonsporlular, ‘Alanzinho şov’ izlediler. Trabzonspor, Ankara’dan aldığı üç puanla kendine geldi. Çocuklarına ayakkabı almaya parası olmayan, bu olumsuzluğa rağmen Trabzonspor’u Ankara’da yalnız bırakmayan baba, arkadaşlarıyla güle oynaya döndüler İstanbul’a)
***
Kim olduğunu öğrenemediğim bir Trabzonsporlu, ailenin evine maçtan bir gün sonra kocaman bir koli gönderir. Kolide iki çift ayakkabı ve iki adet Trabzonspor forması vardı. Koliyi büyük bir heyecanla açan Trabzonsporlu aile, formaların birine iliştirilen kâğıdı okuduklarında şaşırırlar:
-Merhaba küçük Trabzonsporlu! Kardeşinle sana gönderdiğim hediyeyi lütfen kabul et. Koca yazı çorapla geçirmene gönlüm razı gelmedi. Beni merak ettiğini biliyorum “BEN TRABZONSPOR’UM!” Yeniden görüşmek üzere, (şimdilik) hoşça kal kuzum…
***
Yıllardır şampiyonluk aşkıyla yanıp tutuşan-hakkı yenen milyonlarca Trabzonsporlunun yüzü suyu hürmetine iki kelam etmeyen, Trabzonspor’u haklı olduğu davada yalnız bırakan yalancı Trabzonsporlulara ithaf olunur!




ALINTIDIR.

1 yorum: